1 Kasım 2009 Pazar

9/1/2004 Ben

Kendimi nasıl gördüğüm veya nasıl hayal ettiğimle ilgisi yok. Bu bir benin hikayesi. Benim değil.

Tam da yanağında var olmuşum. Sevmediğim insanlar onu öptüklerinde bana nispet yaparlar gibi ıslanmam için. Kendimi silmek için kollara da sahip değilim. Yine de o yapardı bunu benim için. Bana her zaman dokunmazdı ya O nedenle katlanırdım öpülmeye ıslak ıslak.. Sadece kendine aynada baktıpı zamanlarda görürdüm yüzünü. Ancak ya sabah kalktığında çirkin haliyle, ya da insanlardan uzak kalmak istediğinde o mutsuz ifadesiyle.. Bu nedenle en çok kuaföre gittiği zamanlarda mutlu olurdum. Eğer saçları yanağına düşüp görüş açımı kapatmıyorlarsa.

Varlığımdan haberi vardı. Arada bir sağa dönerdi. Bilirim, beni hala ordamıyım, yani burdamıyım diye görmek için yapardı bunu. 3-4 kez bakışlarımız kesişti. Hatırladığım kadarıyla sadece bu kadar işte.

Onu seviyordum. Nasıl sevmezdim ki. Bazen düşünürdüm.. Ya örneğin bir su aygırının burnunda var olsaydım? Sürekli bulanık sularda hiç bir şey göremeyecek ve hatta bir ayna olasılığı da olmadığı için neye benzediğimi hiç bilmeyecektim.

Bu konu uzar gider. Ben ne olduğumu gayet iyi biliyorum. Ben bir benim. Sevdiğinin yanağında, açık renkli ufacık bir benim ben.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder