21 Şubat 2016 Pazar

Son savaştan önce

“Bu kadar acının bir anlamı olmalı” diye düşünmekten kendini alamıyordu Rodeon. Bir tasdikçiye ihtiyaç duyuyordu. Kendi kendine sonuçlar çıkarmak ve kendine sonuna kadar hak vermekle bir şey elde edememişti. Sonuç istiyordu. Çekilen bu kadar acının bir sonucu olmalıydı. O halde yanılıyor olmalıyız diye düşünüyordu. Yanıldığı için insanlar İsa’yı uydurmuştu başına da bir çile tacı geçirmişti. Sürekli yanıldığını görmekten, suçu insan yanına atmaktan, ikinci, üçüncü, beşinci, onuncu karakterler yaratmaktan yorulmuştu. Kendi kendine ümmetti o. İnananlarını kafasında yaratan bir garip bilge.İnsan yanından iğreniyordu. Doğrulara ulaşmasını engelleyen, sürekli hayal kurduran insan yanından...

Küçüklükten beri avuçlarının ortasında bir ağırlık hissederdi. Orta parmaklarıyla avuçlarının tam ortasını bulmaya çalışır o belirsiz noktaya tırnaklarıyla bastırırdı. Ben iddia etmeyeceksem kim Mesih olduğunu iddia edecek deyip gülümsüyordu. Gülümsüyordu çünkü Mesih olduğunu bilse bile ortaya çıkıp bunu söylemeyeceğini biliyordu. Durumu gizlemenin bir ispat aracı olduğuna inanıyordu. Kimseye inanmamak için güzel bir neden.  

Herkes bekliyor. Gün sona ermiş umutlar tükenmiş. Umut tükendiği zaman ne olacaksa olacak. “İşte tam olarak yolun sonu” dedi Rodeon. Ne olacaksa şimdi olmalı beklemenin anlamı kalmadı.

Yecüc ve Mecüc tepelerden saldıracaklar öyle mi? Bütün kutsal metinleri çevirirken kendi dünya görüşünü, bilinçsizliğini, eksikliğini insan yanını katmışlardı kitaplara. Yukarıdan gelecekler diyemez miydiniz?  

Asasını beklediği o kutsal güne kadar dayandığı duvardan kaldırmadı. Ama hep gözü gibi baktı ona. Asa da bekliyordu. Hiç birşeyin olmamasının maddi kanıtıydı Asa ve Rodeon. Gökyüzüne bakmaktan yorulmuştu. İnsanları uyarmaya çalışmaktan vazgeçemeyişinden sıkılmıştı.

Küçük insanın bir ahı bile nelere sebep olabiliyor, o halde bugünün ağlamaktan tükenmiş insanlarının ahları nereye gitti nerde toplandı? Bu kadar yakarış daha bekletilebilir mi? Gelmeyecek misin artık ey Kıyamet!


Eğer günleri saysaydı 512. günün sonunda dualarının karşılık bulduğunu söyleyecekti. 2016 yılının Haziran ayında Rodeon 40. Yaşına girdiğinde Yecüc ve Mecüc dünyayı talan etmeye inmişlerdi.