6 Şubat 2010 Cumartesi

Fatmalina Jolie


Kötü ışıklandırılmış salonun sağ tarafında eğlenmeye daha hevesli gençlerden oluşan bir grup vardı. Verdikleri tepkiler müzikle pek uyumlu gitmese de en azından Fatma'ya orada boşuna durmadığı güvenini veriyordu. Kıvırcık saçlarını yukarıdan yüzünün sağ tarafına sarkıtmış bir gözünü kapatmıştı. Tüylü boasını dövmesini göstermemek için boynuna dolamış koluna sarkıtmıştı. Sözleri kahır dolu ancak temposu aksine hızlı bir şarkıda sağa sola sallanırken birden sol tarafındaki kemancıyı farketti. Her zamanki gibi pantolonunu göbeğinin hayli üzerine çekmiş o uyuz uzun favorili halini görür görmez bunun bir kabus olduğunu anlayarak uyandı. Cenin pozisyonunu bozarak önce gerindi sonra rüyasını düşünüp gülümsedi. Ani bir hareketle yatağından fırlayıp zorunlu kullandığı ve bitmek tükenmek bilmeyen yıllık izinlerinden sekizincisinin ilk gününe her zamanki gibi herşeyi ardında bırakarak sıfırdan başladı.
Saat henüz sabahın altısıydı. Çoğu insanın aksine hayatı kendisine verildiği ya da ona uygun görüldüğü gibi yaşamak istemiyor her anının, her ilişkisinin onu tatmin etmesini bekliyordu. Bu olmadığında içinde bulunduğu şey bir ev, iş ya da arkadaş grubu hatta bir aile de olsa onu her an terkedebilecek zemini yaratmak için kendini hazırlamıştı. Para biriktirmişti, başka şehirlerde ve ülkelerde sıkı dostlar edinmişti, İstanbul'da düzenlenen tüm aerobik, latin dansları, taekwondo, aikido, meihuaquan,shuaichioa, thaichichuan, okçuluk, serbest dalış, kaya tırmanma, çamura saplanma, olta atma, buzda kayma kurslarına katılmış, neredeyse tüm karaoke barlarında eğlenmişti. Tüm bunlar herşeyin yolunda gitmesi için asla yetemezdi. Fatma başarıya ulaşmak için ismine "Angelina Jolie Yolu" dediği bir program uyguluyordu. Nasıl ki o tüm dünyaca kabul edilen örnek kadın, rollerin üstesinden gelmek için benzeri eğitimleri almış ve sonunda sadece filmlerde değil gerçek hayatında da her konuda başarılı olmuş en nihayetinde de herkesin peşinde koştuğu dünyanın en yakışıklı erkeğini elde etmişti; Fatma da bu şekilde başarıya ulaşacak eninde sonunda herkesin parmakla göstereceği bir insan olacaktı.
Yanındaki komodinin alt gözünde tuttuğu Angelina Jolie ortak albümünü özenle açtı. İlk sayfanın üst bölümünde Angelina'nın St. John reklamındaki atla çekilmiş bir dergi reklamı yapıştırılmıştı. Hemen altında Fatma'nın iki sene önce Mısır'da bir deve yavrusuyla çekilmiş bir fotoğrafı. İlerleyen sayfalardan birinde klasik Angelina ve tabancası pozunun hemen altında Fatma zıpkınıyla poz vermişti. Fatma bu albümü yapmaya daha yeni başlamıştı ve bu şekilde en az yirmi konuda kendini geliştirmiş yepyeni bir hayata kavuşmuştu. Artık o jeton gişesinde daha fazla çalışamazdı. Bütün gün küçücük bir aralıktan kendisine doğru itilen bozuklukları sayıyor karşılığında benzer şekildeki madeni yuvarlakları karşı tarafa iteliyordu.
Haftasonları gittiği güzel konuşma dersleri olmasa günlük konuşma kelime dağarcığı yirmiye inecek olaki derin sohbet yetenekleri olan yakışıklı bir adamla karşılaşsa rezil olacaktı. Gerçi o tipler jeton almaya pek gelmezlerdi. Nerede hayatın kıyısına bozuk paralar gibi itilmiş başarısız insan ya da beş parasız toy öğrenci tayfası varsa hepsi bütün gün karşısındaydı. Bazen camdan sesinin geçmeyeceğini düşünüp eğilen insanlara rastlardı. Bazense bunu yapmasına gerek olmayan boyları gişenin açıklığına Fatma'nın oturma mesafesine gelenler. Perşembeleri gittiği hayata olumlu bakma seminerleri de olmasa bazı günler sınırları zorlayan insanlardan birini tutup camdan içeri çekmesi an meselesi olurdu.
İnsanlarla uğraşmak, hem de dakikada ortalama 4 taneden günde 1.600'ün üzerinde insanla 20 kelimeden oluşan diyalogları yaptıktan sonra hayata tutunmak kolay değildi. Herşey ilk görüşte aşık olduğu bir ispanyol turistle konuşamamasından sonra kaydolduğu İspanyolca kursuyla başladı. Sonra bunu sınırlarını tanıma süreciyle büyüttüğü ve Angelina Jolie Yolu'nun gerektirdiği diğer kurslar izledi.
Fatma albümüne sarılmış bir şekilde tekrar uykuya dalmış 4 saat sonra annesinin sesiyle uyanmıştı. Annesi ev işlerinde yardım etmesi için kendisini çağırıyordu. Tüm hayallerini ve düşüncelerini odasında bırakarak evi silip süpürmeye başladı. Bir iki saatlik çalışmadan sonra azıcık dinlenmek için televizyonun başına oturdu. Annesi mutfaktan bir tepsi bir kaç ufak tencere ve içi dolma biberlerle dolu bir kapla salona geldi. Fatma gözünü televizyondan ayırmasa da annesinin bir makine mükemmeliğinde dolma biber saplarını azimle içeri gömüşünü ardından çekip çıkarışını sonrasında tohumları dökmesini duyuyordu. Tüm bunları kısa zamanda tamamlayan Türkan Hanım kızını yetersiz bulduğu konularda eleştirmeye başlamak için dolma biberlerin içini doldurmayı beklemişti. Fatma bir müddet annesinin yemek yapmayı öğrenmeden evlenilmeyeceğini, evlenilse de erkeklerin yemek yapamayan bir kadınla çok evli kalmayacağıyla ilgili önermeler içeren öğütleri dinledi. Fatma odasına çekilirken annesi erkeklerin yemek yapmayı iyi bilmeyen kadınlarla evli kalsa da evine bağlı olmayacağını olsa da mutlu olmayacağını anlatıyordu. Fatma yataktan Angelina albümünü yerine koymak üzere alırken albümün son sayfası açıldı. Alt kısmı henüz boş olan sayfada Angelina, yanında sevdiği adam ve biri kucağında üç çocuğu ile gülümsüyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder